27 Aralık 2010 Pazartesi

AN GELİR

AN GELİR

an gelir
paldır küldür yıkılır bulutlar
gökyüzünde anlaşılmaz bir heybet
o eski heyecan ölür
an gelir biter muhabbet
çalgılar susar heves kalmaz
şatârâbân ölür

şarabın gazabından kork
çünkü fena kırmızıdır
kan tutar / tutan ölür
sokaklar kuşatılmış
karakollar taranır
yağmurda bir militan ölür

an gelir
ömrünün hırsızıdır
her ölen pişman ölür
hep yanlış anlaşılmıştır
hayalleri yasaklanmış
an gelir şimşek yalar
masmavi dehşetiyle siyaset meydanını
direkler çatırdar yalnızlıktan
sehpada pir sultan ölür

son umut kırılmıştır
kaf dağı'nın ardındaki
ne selam artık ne sabah
kimseler bilmez nerdeler
namlı masal sevdalıları
evvel zaman içinde
kalbur saman ölür
kubbelerde uğuldar bâkî
çeşmelerden akar sinan
an gelir
-lâ ilâhe illallah-
kanunî süleyman ölür

görünmez bir mezarlıktır zaman
şairler dolaşır saf saf
tenhalarında şiir söyleyerek
kim duysa / korkudan ölür
-tahrip gücü yüksek-
saatli bir bombadır patlar
an gelir
Attila ölür


Attila İLHAN

Attila İLHAN'ın şiiri, Ahmet KAYA'nın sesi...

Şiir; http://siir.gen.tr den alınmıştır.

4 yorum:

  1. Neden çeşmelerden Sinan akar denmiş biliyor musun... Çünkü Kanuninin emri ile su yollarını İstanbul dan geçiren odur. Ama kendi evinde yaşanan aksilikler yüzünden bir yudum su içemeden ölüme terkedilir.

    YanıtlaSil
  2. Kanuniden sonraki akıllı padişahlar(yalakaların ve çekemeyenlerin etkisiyle), sinan gibi nice devlet hizmetinde bulunanların evlerinde su olmayıp Sinanda olması kabul edilemez deyip, diğerlerine su bağlanamayacağına göre sinandakini de alalım, demeleri yüzünden, mimarlar mimarı Sinan'a bu "işkenceyi" yaşatmışlardır.

    Ama Sinan bir tanedir, Kanuni bir tanedir, engelleyenler mi? onlar çok tanedir, ama ehemmiyeti yoktur :)

    Bu arada, efsa'da bir tanedir :) İçimden geldi kız. :)

    YanıtlaSil
  3. Aslında buna istinaden Kanuni bir ferman yazmıştır ama bu ferman o zamanlarda kaybolmuş ancak Sinan öldükten sonra bulunmuştur, yalnız iş işten geçmiştir.

    YanıtlaSil
  4. Kanuni'nin şifahi olarak Sinan'a musade ettiği, kendisi öldükten sonra, şifahi izinden ziyade yazılı belge istenmesi, böyle bir belgenin de olmaması yüzünden, Sinan'ın kendi getirdiği suyu kullanmasına musade edilmediği belirtilmektedir bazı kaynaklarda.

    YanıtlaSil